13 Eylül 2013 Cuma

Turan Manzaraları

2010 yılında yazdığım bu şiirimi, üç bölüm olarak yayımlamıştım. Daha sonra Siyah Beyaz KSP Dergisinde de yayımlandı...

Bir küçük kız çocuğu portresiyle başlayıp, yaşlı bir anne portresiyle biten bu şiirim, belki "en güzeli" değildir ama, en kıymetlisidir. Turan coğrafyasının üç yerinden seçtiğim üç "başarısız ihtilal"in üzerine kurguladığım yapı, umuyorum ki, başarılı bir Turancı hareketin hırsını ve hevesini sağlayan tohumlardan biri olacaktır. O gün, Turancılık uğruna elinden geleni ardına koymamış bir "safdil Turancı" olarak, ruhum şad olur... 1956 Macar İhtilali, 1943 Osman Batur'un kalkışması ve 1944, Türkçülük olayları...

---------

Turan Manzaraları I: "Macar Kızı"
Macaristan, Meçhul Bir Yer,1956

-Macar İhtilalcilerine ithaf olunur-

Yitirmek kadar mavi
Gözleri birer ufuk
Çelikten daha kavi
Som yalaz bir soyluluk!
On beş asırdır buruk...
On beş asırdır yaşlı...
Ağlayan bir çift kumru
O iki göz çukuru
Bir tarih kadar yaşlı
Bir bebek kadar diri
Ah o Macar gözleri;
Yüzyılların zülmünü
Kahrı, derdi ve hüznü
Mermerden potasında
Eritmiş gibi gri...

Ne yasa tanır ne din
Amansız bir tecridin
Bu kız tam ortasında
Yapayalnız ve mağrur
Etten kemikten bir sur!
Tek başına bir vatan...

O soylu çehresinde
Nakış nakış bir budun*...
"O"dur ayakta tutan
Kalesini umudun;
Loş ve gotik bir zından
Bütün bir Macaristan!
Kendi kendine esir
Her mahkum, hücresinde...
Birer ağıt yükselir
Yurdun her köşesinden
Âtî* endişesinden
Emese* kabus görür,
Turul* kafeste çürür!

Ama bu kız, ah bu kız,
Gökte Macaristan'ın
Bahtını yazan yıldız,
Tek başına Turan'ın
Ümidi olan bu kız
Parlayacak bemberrak
Sürsün diye ışığı;
Rahminde taşıdığı
Yıldızı doğuracak!

M. Bahadırhan Dinçaslan

*Budun: Millet
*Âtî:Gelecek
*Emese: Macar efsanesinde, Arpad'ın büyükannesi. Gördüğü bir rüya ile, Macar Kraliyet soyuna hayat vermiştir.
*Turul: Türkiye Türkçesi ile Tuğrul. Simurg ya da Anka olarak da bilinen, Türklerce kutsal sayılan efsanevi kuş. Macar kültüründe çok önemlidir. Emese, rüyasında bu kuşu görmüştür.

---------

Turan Manzaraları II
Orta Asya, Meçhul Bir Yer,1943

-Osman Batur'a ithaf olunur-


Ufukta bir çatık kaş
Han Tengri(*)... Kan lekeli
Kızıl yalaz öfkeli
Tanrı'ya kalkan bir baş!
Esen yelde narası,
Akan selde yarası...

Uğul uğul bir kıta
Han Tengri'nin dizinde
Her tan vakti ufukta
Bir muştunun özlemi
Bir elem denizinde
Eski mahzun bir gemi
Bata çıka yüzüyor
Yelkeni delik deşik
Lif be lif, iplik iplik
Rüzgarları süzüyor
Bozkır... Bozkır ağlıyor
Bir pınardır çağlıyor
Çağların yoğurduğu
Üç asırlık bir zulmün
Biriktirip gün be gün
Hışımla doğurduğu
Öfke şaha kalkıyor!

Gidenlerin ardından
Ataların yadından
Hece hece süzülen
Ağıtlar diken diken
Batıyor gönüllere
Hışımla, ihtirasla
Ve bir kez daha asla
Eğilmemek üzere
Üç asırdır üzülen
Ülke şaha kalkıyor!

*Han Tengri:  Tanrıdağları'nın en yüksek doruğu, kızıl parlamasıyla bilinir.

M. Bahadırhan Dinçaslan

---------

Turan Manzaraları-III
Küçük Asya, Meçhul Bir Zından, 1944

-Nihal Atsız'a ithaf olunur-

Babek'in çağrısıdır
Gök kubbede çınlayan...

Hücreyi arşınlayan
Genç bir Turancı değil
Bir yürek ağrısıdır...
Yaşıtlarının sefil
Bir gayenin peşinde
Hırsına aldırmayan
Henüz yirmi beşinde
Pırıl pırıl bir isyan...

Beş bin senenin yükü
Bu yiğidin omzunda
Çaldığı kopuzunda
Beş bin senelik türkü
Beş bin senelik feryat
Beş bin senelik tutku
Yıpratsa da istibdat
Onun genç dimağını
Bilemiş bıçağını
Aklında Bursa nutku
İçinde çelik yürek
Adı gibi biliyor
Asla yenilmeyecek
Turan kurtulana dek!

...

Genç adamın anası
Utanarak siliyor,
Kabardıkça derini
Bütün bir ırkın yası
Tutuşan gözlerini...

Ey bu genç kahramana
Sütünü veren ana!
Kerküküm esirse de
Ve kanına girse de
Gardaş bazen gardaşın
Sen kalbini ferah tut
Kurtulacak Turan yurt,
Dinecektir gözyaşın!

M. Bahadırhan Dinçaslan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder